Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2023 yılına ait nüfus verilerini açıkladı. Verilere göre, Türkiye'nin toplam nüfusu, bir önceki yıla göre %1.3 oranında artarak 87 milyon 200 bine ulaşmış durumda. Bu artış, Türkiye’nin demografik yapısındaki değişikliklerin yanı sıra ekonomik, sosyal ve politik faktörlerin de etkisini gözler önüne seriyor. Özellikle genç nüfus oranındaki yükseliş, ülke geleceği açısından önem taşırken, yaşlanma süreci ve nüfus dağılımı gibi konular da gündemi meşgul edecek.
TÜİK'in açıkladığı verilere göre, Türkiye'nin nüfusu 2023 yılında 1 milyon 139 bin kişi artarak, 87 milyon 200 bin kişiye yükselmiştir. Nüfusun büyük bir kısmı şehirlerde yaşamaya devam ederken, kırsal alanda ise nüfusun azalması dikkat çekmektedir. 2022 yılında %23.8 olan şehirleşme oranı, 2023 itibarıyla %24.1 seviyesine yükselmiştir. Şehirlerdeki artış, büyük ölçekli sanayi projeleri ve göç hareketleriyle de ilişkilendirilirken, büyük şehirler üzerinde yoğun bir baskı oluşturuyor.
Ülkemizdeki kadın ve erkek nüfus dağılımına baktığımızda, erkek nüfusun kadın nüfusuna göre daha fazla olduğu görülüyor. 2023 verilerine göre, toplam nüfusun %50.3’ü erkeklerden, %49.7’si ise kadınlardan oluşmaktadır. Nüfusun yaş grubu dağılımında ise, 0-14 yaş grubundaki bireyler toplam nüfusun %24.7'sini, 15-64 yaş aralığında olanlar %72.5'ini ve 65 yaş ve üzerindeki bireyler ise %2.8'ini oluşturmaktadır.
Nüfusun bu şekilde artması, Türkiye’nin ekonomik kalkınmasını doğrudan etkileyebilecek bir durumdur. Genç ve dinamik bir nüfus, iş gücü potansiyelini artırırken, aynı zamanda eğitim, sağlık ve sosyal hizmetlere olan talebin de artmasına neden olmaktadır. Uzmanlar, Türkiye’nin bu genç nüfus potansiyelinden faydalanmak için eğitim sistemine yatırım yapması gerektiğini vurguluyor. Bu bağlamda, istihdam olanaklarının artırılması ve gençlerin sosyal hayata katılımlarının sağlanması önem kazanmaktadır.
Öte yandan, nüfus artışı, aynı zamanda gelişen şehirlerin altyapı sorunlarını da beraberinde getiriyor. Ulaşım, konut, sağlık ve eğitim alanlarındaki ihtiyaçlar, şehirlerin nüfus artışıyla birlikte artan talep nedeniyle sıkıntılar yaratmaya başladı. Bu durum, yerel yönetimlerin, imar düzenlemeleri ve altyapı projeleri üzerinde daha dikkatli çalışmasını gerektirmektedir. Uzun vadeli planlamalar yapılmadığı takdirde kalabalık şehirlerde yaşam kalitesinin düşmesi kaçınılmaz olacaktır.
Sonuç olarak, Türkiye'nin 2023 yılı nüfus verileri, demografik değişimlerin yanı sıra sosyal ve ekonomik etkileri ile de dikkate değerdir. Nüfus artışı, genç neslin potansiyelini değerlendirmek adına bir fırsat sunarken; aynı zamanda şehirlerin altyapı ve hakimiyet yapısının güçlendirilmesi gerektiğini de göstermektedir. Gelecek yıllarda Türkiye’nin bu dinamik yapıyı nasıl yöneteceği, ülkenin sosyal ve ekonomik geleceğini belirleyecektir.