Bugün tüm dünyada İnsan Hakları Günü olarak kutlanırken, Gazze’de yaşanan insani kriz, evrensel değerlerin ne denli ihlal edildiğini gözler önüne seriyor. Birleşmiş Milletler'in "evrensel haklar" ilkelerini ilan edişinin üzerinden 75 yıl geçmesine rağmen, Gazze’de temel insan hakları hala erişilmez durumda.

Son aylarda Gazze Şeridi’nde artan çatışmalar ve abluka, bölgede insani bir felaketin yaşanmasına neden oldu. Sivil halk, sağlık hizmetlerine erişim, barınma, temiz su ve gıda gibi temel ihtiyaçlardan mahrum bırakılıyor. İnsan Hakları Günü kapsamında yapılan açıklamalarda, uluslararası toplumun Gazze’deki duruma duyarsız kaldığına dikkat çekildi.

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, Gazze’de yaşananların uluslararası hukukun açık bir ihlali olduğunu belirterek, “İnsan Hakları Günü, insanlığın eşitlik, özgürlük ve onur ilkelerini hatırladığı bir gündür. Ancak Gazze’de bu ilkeler her geçen gün yok sayılıyor” dedi.

Bölgede faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları, uluslararası topluma çağrıda bulunarak, Gazze halkının yaşadığı bu trajediyi durdurmak için acil adımlar atılmasını istedi. İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) ise yayımladığı raporda, Gazze’deki insani krizin giderek derinleştiğini ve bu durumun küresel vicdanı yaraladığını ifade etti.

İnsan Hakları Günü’nün anlam ve önemine vurgu yapan uzmanlar, evrensel hakların sadece kâğıt üzerinde kalmaması gerektiğini belirtiyor. Gazze’deki kriz, insan haklarının yalnızca bir temenni olmadığını, gerçek bir mücadele alanı olduğunu bir kez daha hatırlatıyor.

Bugün, tüm dünyada insan haklarının eşit ve adil şekilde uygulanması için farkındalık yaratma çabaları sürerken, Gazze halkının sesi olmak, bu mücadelenin en önemli adımlarından biri olarak görülüyor.